Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Verlauf
(birinden/bir şeyden) başka
Bedeutungen von dem Begriff
"(birinden/bir şeyden) başka"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka
save for (someone or something)
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"(birinden/bir şeyden) başka"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 46 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
(birini/bir şeyi sıralamada başka birinden/bir şeyden) daha alt sıraya koymak/yerleştirmek
place someone or something behind someone or something
v.
2
Phrasals
(birini/bir şeyi sıralamada başka birinden/bir şeyden) arkasında/gerisinde bitireceğini tahmin etmek
place someone or something behind someone or something
v.
3
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka birine veya bir şeye dönüşmek
develop from (someone or something)
v.
4
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka birine veya bir şeye yükselmek
develop from (someone or something)
v.
5
Phrasals
(bir şeyi birinden/bir şeyden) başka bir yöne yönlendirmek
deflect (something) away from (someone or something)
v.
6
Phrasals
(bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne saptırmak
deflect (something) away from (someone or something)
v.
7
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka birine/bir şeye) dönüşmek
develop into (someone or something) from (someone or something)
v.
8
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka birine/bir şeye) yükselmek
develop into (someone or something) from (someone or something)
v.
9
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka olmak
differ from (someone or something)
v.
10
Phrasals
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) ayırt etmek
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
11
Phrasals
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) ayırmak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
12
Phrasals
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) farklılaştırmak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
13
Phrasals
(birinin/bir şeyin başka birinden/bir şeyden) ayırt edilebilir olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
14
Phrasals
(birinin/bir şeyin başka birinden/bir şeyden) farklı olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
15
Phrasals
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne çevirmek
divert (someone or something) from (someone or something)
v.
16
Phrasals
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne yönlendirmek
divert (someone or something) from (someone or something)
v.
17
Phrasals
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
divert (someone or something) from (someone or something)
v.
18
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
face away (from someone or something)
v.
19
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
look away (from someone or something)
v.
20
Phrasals
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) geri almak
reclaim (someone or something) from (someone or something else)
v.
21
Phrasals
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) geri kazanmak
reclaim (someone or something) from (someone or something else)
v.
22
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka biri/bir şey) için vazgeçmek
sacrifice (someone or something) for (someone or something else)
v.
23
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka biri/bir şey) için feragat etmek
sacrifice (someone or something) for (someone or something else)
v.
24
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka biri/bir şey) için vazgeçmek
sacrifice (someone or something) to (someone or something else)
v.
25
Phrasals
(birinden/bir şeyden başka biri/bir şey) için feragat etmek
sacrifice (someone or something) to (someone or something else)
v.
26
Phrasals
(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
turn away from (someone or something)
v.
Phrases
27
Phrases
birinden/bir şeyden başka
aside from someone or something
expr.
Idioms
28
Idioms
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
29
Idioms
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
30
Idioms
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the odds in (someone's or something's) favor
v.
31
Idioms
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
stack the odds in (someone's or something's) favor
v.
32
Idioms
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
33
Idioms
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
34
Idioms
birinden/bir şeyden başka rakibi olmamak
be second only to somebody/something
v.
35
Idioms
hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
draw fire away from (someone or something)
v.
36
Idioms
saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
draw fire away from (someone or something)
v.
37
Idioms
birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
draw fire away from (someone or something)
v.
38
Idioms
hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal)
v.
39
Idioms
saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal)
v.
40
Idioms
birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal)
v.
41
Idioms
hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
draw (someone's) fire away
v.
42
Idioms
saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
draw (someone's) fire away
v.
43
Idioms
birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
draw (someone's) fire away
v.
44
Idioms
hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
draw fire from (someone or something)
v.
45
Idioms
saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
draw fire from (someone or something)
v.
46
Idioms
birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
draw fire from (someone or something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birinden/bir şeyden) başka
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy